Bu Hafta Atıklarımı Azaltmak için Neler Yaptım?

Herkese yeni bir yazıdan merhabalar. Bu hafta, sürdürülebilirlik için neler yaptığıma dair sizinle bir yazı paylaşmak istedim.

Hem tasarruf yapmak hem de gezegenimizin geleceği için sürdürülebilirliğe önem vermek ve bu konuda çalışmalar yapmak konusunda hepimize görevler düşüyor aslında.

Çok basit ve küçük adımlarla atıklarımızı azaltmamız mümkün.

Şimdi ben bu hafta neleri bıraktım ve neler yaptım, sizinle onları dört maddede paylaşacağım.

1- Poşet çay satın almayı bıraktım.

Hem zaman sıkıntısından hem de hazıra alışmaktan, önceden her bittiğinde yeni bir poşet çay alırdım. Bu kimi zaman bitki çayı kimi zaman da siyah çay olurdu.

Ancak poşet çay, atık çıkarmama neden oluyordu. Bu sebeple, çöpe attığım atıklarımı azaltmak için her ne kadar pratik de olsa poşet çay satın almayı bıraktım.

Bunun yerine aktardan aldığım kurutulmuş bitkileri demlemeyi seçiyorum.

2- Islak mendil satın almayı bıraktım.

Kullan-at mendiller de çöpe attığımız atıkların başında geliyor. Hele ki şu pandemi döneminde yüzey ve eşya temizlemede çoğunlukla ıslak mendil kullandım. 

Ancak bu durum da çöp çıkarmamıza neden oluyor. Bu nedenle ıslak mendil ve türevlerini satın almayı ve kullanmayı bıraktım.

Dışarıda genellikle bir kafeye gittiğimde ellerimi  hemen yıkadığım için ıslak mendile ihtiyaç duymuyorum.

3- Duş jeli satın almayı bıraktım.

Bir dönem şampuanı da bırakmayı düşünmüş ve bunu eyleme geçirmiştim. Saç derimle uyumlu olabilecek türden bir sabun kullanmaya başlamıştım.

Ancak saçlarımda kuruluk ve sertlik yarattığı için mecburen şampuana geri dönmüştüm.

Fakat duş jelini bırakmak böyle keskin bir etki yaratmadı vücudumda. Aksine cildimin sabunla daha iyi temizlendiğini hissediyorum ve gözlemliyorum.

Böylelikle her ay bittiğinde çöpe giden bir duş jeli kutusundan da kurtulmuş oldum.

4- Artık üzerime büyük gelen ve giydiğimde rahat hissetmediğim kıyafetlerimi çöpe değil tekstil kutusuna attım.

Ankara’da havalar hafiften soğumaya başlamışken gardırobumu elden geçirdim ve artık giymeyeceğim kıyafetlerimi bir kenara ayırdım. 

Bu kıyafetleri, mahallemizde bulunan tekstil kutularına koydum. Geri dönüşümü sağlamak açısından giymediğim kıyafetlerimi bu şekilde değerlendirmek istedim. Gardıropta boşuna yer kalmasına gerek yok.

Siz de iyi durumda olan ancak giymeyi düşünmediğiniz kıyafetlerinizi ister sevdiklerinizle paylaşabilir ister bağışlayabilirsiniz.

Benim bu hafta atıklarımı azaltmak için attığım adımlar bunlardı. İnsanın alışkanlıklarını değiştirmesi zor oluyor ama zamanla yeni alışkanlıklarınız oturmaya başlıyor. Emek vermek ve sabretmek çok önemli.

Sizler atıklarınızı azaltma konusunda neler yapıyorsunuz, benimle de mutlaka paylaşın.

Bir sonraki yazıda görüşünceye dek, kendinize çok iyi bakın.

Ebru Bektaşoğlu