yazarlık
Deneyim,  Kişisel Gelişim

İyi Bir Metin Yazmanın İncelikleri

Herkese yepyeni bir yazıdan merhabalar.

Bugün, kapalı bir Ankara havasına uyandım. Her ne kadar, gezme tutkumu dizginleyen bir hava olsa da, çalışma isteğimi uyandıran da bir hava. Dolayısıyla, böyle günlerde, günlerdir ertelediğim işlerimi yapmak ve kafamdaki yazıları yazabilmek için aşırı üretken olduğum doğrudur.

Sizden, yalnızca saç bakımı ve kozmetik üzerine değil okuduğum bölüm ve mesleğim ile ilgili de sorular alıyorum. Geçtiğimiz haftalarda, Instagram DM kutuma şöyle bir mesaj geldi:

Bu sorunun yanıtını verebilmek için öncelikle, yaratıcı olmak konusunu ele alan bir yazı yazmak istemiştim. Çünkü iyi bir metin yazmak, iyi bir anlatıcı olmak için yaratıcılığınızı geliştirmenizin önemi son derece büyük. Yaratıcılığınızı neler geliştirir, neler engeller konusunda, detaylı bilgi edinmek isterseniz, şu yazıma bir göz atabilirsiniz: ”Yaratıcılığınızı Nasıl Artırırsınız?”

Bana gelen yukarıdaki soruda, bir kelime aslında, üzerine yoğunlaşmanız gereken noktayı açıkça belli ediyor. ”Etkilemek”. Bu, gerek iyi bir metin yazmak için çaba sarf ederken gerek iyi bir konuşma yapmak için çalışırken baz alacağınız en temel nokta olmalı. Yazdığınız bir metinle; insanları neşelendirebilir, hüzünlendirebilir, sinirlendirebilir veya onları güldürebilirsiniz. Fakat asla onları sıkmamalısınız.

Yaratıcı bir metin yazarken, insanlara bilgi vermekten çok onların duygu ve düşüncelerini etkilemek ve harekete geçirmek, temel prensibiniz olmalı.

Okuduğunuzda sizi etkileyen, her bir cümlesinde kendinizi bulduğunuz metinleri şöyle bir yakından inceleyin. O metinlerde, sizi çeken duygu nedir? Mutluluk mu, acı mı, öfke mi? Bu, dinlediğiniz şarkılar için de geçerlidir. Bazı şarkıları, defalarca dinleseniz de eskitemezsiniz. Ne kadar yeni şarkılar keşfetseniz de hüzünlü olduğunuzda, aklınıza yalnızca birkaç şarkı gelir. Çünkü o şarkıların, sizde uyandırdığı hissiyatı seversiniz.

Yaratıcı metin yazarken, öncelikli amacınız; insanları etkilemek ve onlarda bir duygu uyandırmak olmalı. Kendinize şunu sormalısınız: ”Ben, yazacağım metinle, insanlarda hangi duyguyu yaratacağım ve onları yazdığım metinde nasıl tutacağım?”

Elbette, iyi bir metin yazmak için; Türkçeye hakim olmak, yazım ve noktalamaya dikkat etmek, anlatım bozukluğu yapmamaya özen göstermek gerekiyor. Bu konularda da, kendinizi ne kadar geliştirirseniz, o kadar kendinden emin ve insanları etkileyen, iyi metinler çıkarırsınız. Fakat yazacağınız metinlerle, insanların duygu ve düşüncelerini harekete geçirmiyorsanız, ne yazık ki yazdığınız metinler ya hiç okunmayacak ya da bir kez okunup bırakılacak.

”Yaratıcılığınızı Nasıl Geliştirirsiniz?” başlıklı yazımda da değindiğim gibi; iyi ve yaratıcı bir metin yazmak için şu 3 konuda, kendinizi geliştirmeniz gerekir:

  • Hayal Gücü
  • Gözlem Yeteneği
  • Deneyim
  • Herhangi bir konuda yazı yazmaya başlamadan önce o konuyla ilgili araştırma yapabilirsiniz. Daha önce yazılmış metinleri okuyabilirsiniz ve beğendiğiniz metinleri, tekrar tekrar okuyup, o metinleri neden beğendiğinizi, neden size farklı geldiğini bir kenara not edip, ilham alabilirsiniz.
  • Kendi üslubunuzu oluşturmak için sizi nelerin beslediğini ve dilinizi nelerin özgünleştirdiğini bulmanız gerekir. Bu, yaşadığınız, doğup büyüdüğünüz yer, mahalle olabilir, ilgi alanlarınız veya hayat görüşünüz olabilir. Bu konuda, iç sesinizi dinleyip, kendinize dışarıdan bir göz gibi bakarsanız, sizi siz yapan değerlerin farkında olup, üslubunuzu da bu doğrultuda şekillendirebilirsiniz.
  • İnsanları etkileyen ve onların duygularını yakalamayı başaran metinler yazmanın bir yolu da; onların duygu ve düşüncelerini iyi tanımak, ihtiyaçlarını analiz etmek ve onların dilinden konuşmak konusunda ustalaşmaktır. Hedef kitleniz kim, nerede yaşıyor, nelerden hoşlanıyor, ne yiyor, ne içiyor, ne konuşuyor, bunları öğrenmek için meraklı olmalısınız. Bu nedenle, iyi bir metin yazmak için iletişim yönünüzün ve sosyal ilişkilerinizin de kuvvetli olması gerekir.
  • Yazarken, özgür hissetmeli, doğal olmalısınız. Tıpkı, bir masada arkadaşınızla karşılıklı sohbet eder gibi, konuştuğunuz gibi. Okuyucuya, samimi duygularla, tüm içtenliğinizle kelimelerinizi aktarabilmelisiniz.
  • Yazdığınız metinde, kendini tekrar eden kelimeler kullanmamalısınız. Aynı kelimeyi, birden fazla kez kullanmamaya özen göstermelisiniz. Bazı kelimeler, hem konuşurken hem de metin yazarken, iletişimin etkisini zayıflatır. Örneğin; yani, şey, falan filan, aynen gibi. Bu gibi kelimeleri, gerek günlük hayatta biriyle konuşurken gerek metin yazarken kullanmamaya dikkat edebilirsiniz.
  • Çok uzun metinler yazmaktansa, kısa ve öz metinler yazarsanız, okuyucunun merak duygusunu ve hevesini, diri tutmuş olursunuz.
  • Metnin akışını ve bütünlüğünü bozmamalısınız. Başta anlattığınız konu ile sonuç, birbiriyle örtüşmeli. Metinde, ele almak istediğiniz konuya sadık kalmalısınız. Çok fazla farklı konulara girmek, hem sizin elinizi yavaşlatır, odağınızı kaybetmenize neden olur hem de okuyucunun ilgisi çabuk dağılır.
  • Okuyucuyu etkilemenin yollarından biri de; birbirinden bağımsız ve farklı olaylar arasında bağlantı kurabilme yeteneğidir. Hiç ummadık konular arasında link kurabilmeli, olmadık yerden espri çıkarabilmeli, insanların yüzünde belki minik bir tebessüm belki bir şaşkınlık yaratacak cümleler oluşturabilmelisiniz. Bununla birlikte, metafor kullanımına da değinmek istiyorum. Bir şeyi başka şey ile benzetmeye, kıyaslamaya, anlatmaya yarayan mecazlara metafor denilir. Bir metinde metafor kullanmak da, o metni okuyucunun gözünde ilgi çekici ve değerli kılar.

Umuyorum, bugünkü yazımda paylaştığım bilgiler, işinize yaramıştır. Sormak istediğiniz farklı bir konu olursa da, mutlaka bana yazın, birlikte merak ettiklerimizi konuşup, birbirimize ilham olmayı seviyorum.

Ben, iyi yazılar yazmanın, hem eğitim hem de yetenekten geçtiğine inanan bir insanım. Bu işin eğitimini almış ve yıllarca reklam sektöründe çalışmış biri olarak, eğer yazma konusunda hevesiniz varsa, mutlaka eğitimini almanızı tavsiye ediyorum. Çünkü yetenek eğitimle birleşince, ortaya çok daha iyi işler çıkıyor. Yazarlık; ucu bucağı olmayan, kendinizi sürekli yenilemeniz ve geliştirmeniz gereken bir meslek. Bu yolda sizi hevesli tutacak en güçlü duygu; merak duygusudur.

Merak duygunuzun arttığı, öğrenme isteğinizin sonsuz olduğu, kendinizi sürekli geliştirdiğiniz, hem öğrenip hem eğlenebildiğiniz bir yazarlık serüveninizin olması dileğimle…

Ebru Bektaşoğlu

 
 
 
       

Facebook Yorumları

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir